Bir Kadın Bir Ses

Stok Kodu:
9789751411631
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
189
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
17
Basım Tarihi:
2021-02-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%36 indirimli
167,50
107,20
Havale/EFT ile: 103,98
Aynı gün kargo
9789751411631
373620
Bir Kadın Bir Ses
Bir Kadın Bir Ses
107.20
Doğan Cüceloğlu'un elinden sıradışı bir yaşamöyküsü... Bu kitap, bir kadının, üstelik Toroslar'ın bir köyünde doğan bir kadının, hayatının her evresinde karşılaştığı zorluklar, engeller, acılar, kısaca hayat karşısındaki direnişini anlatmaktadır. Okuyabilmek için on üç çocuklu babayı ikna etmek gerekiyordu; üstelik o bir kız çocuğuydu ve o yörede kız çocukları okutulmazdı. Çözüm erkek gibi olmaktı; saçlar kısacık, altında pantolon, ayakta postallar, adımlar rap rap... Bu sefer de komünist diye askeri mahkemede yargılanmalar... Kendisine bir kez bile adıyla hitap etmeyen bir kocaya karşı verilen otuz yıllık bir varolma savaşı... Bu inanılmaz etkileyici yaşamöyküsü çok konuşulacak... Toroslar'ın bir köyünde Saniye'nin zorluklar, engeller, imkânsızlıklar ve acılarla dolu öyküsü, aynı zamanda toplumumuzdaki birçok kadının da ortak kaderi. Saniye, "erkek gibi bir kız" olup babasının gözüne girerek okula gitmeyi başarmıştı; ama tüm mücadelesine rağmen kocasının iç dünyasına girmeyi, onun can yoldaşı olmayı başaramadı. Kocası Saniye'yi kendinden hep uzak tuttu. Otuz yılı aşkın evliliğinde kendi adını kocasının ağzından bir kez bile duymayan Saniye, "Acaba ben gerçekten de yok muyum?" kuşkusuna kapıldı. Tüm duygularını ve özlemlerini şiire döktü. Sadece kendi için değil, bu ülkenin tüm kadınları için yazdı. Yoksam ben Varmışım gibi Canlıymışım gibi Neden acıyor yüreğim Yaş akıtıyor gözlerim. Saniye Çelik'le konuşmamı sanki rahmetli annem benden istedi. Dinlediğimde, Saniye'nin acıları, yalnızlığı, içinin burukluğu annem Zehra'nın yaşamını anımsattı. bir varolma savaşı... Bu inanılmaz etkileyici yaşamöyküsü çok konuşulacak...
Doğan Cüceloğlu'un elinden sıradışı bir yaşamöyküsü... Bu kitap, bir kadının, üstelik Toroslar'ın bir köyünde doğan bir kadının, hayatının her evresinde karşılaştığı zorluklar, engeller, acılar, kısaca hayat karşısındaki direnişini anlatmaktadır. Okuyabilmek için on üç çocuklu babayı ikna etmek gerekiyordu; üstelik o bir kız çocuğuydu ve o yörede kız çocukları okutulmazdı. Çözüm erkek gibi olmaktı; saçlar kısacık, altında pantolon, ayakta postallar, adımlar rap rap... Bu sefer de komünist diye askeri mahkemede yargılanmalar... Kendisine bir kez bile adıyla hitap etmeyen bir kocaya karşı verilen otuz yıllık bir varolma savaşı... Bu inanılmaz etkileyici yaşamöyküsü çok konuşulacak... Toroslar'ın bir köyünde Saniye'nin zorluklar, engeller, imkânsızlıklar ve acılarla dolu öyküsü, aynı zamanda toplumumuzdaki birçok kadının da ortak kaderi. Saniye, "erkek gibi bir kız" olup babasının gözüne girerek okula gitmeyi başarmıştı; ama tüm mücadelesine rağmen kocasının iç dünyasına girmeyi, onun can yoldaşı olmayı başaramadı. Kocası Saniye'yi kendinden hep uzak tuttu. Otuz yılı aşkın evliliğinde kendi adını kocasının ağzından bir kez bile duymayan Saniye, "Acaba ben gerçekten de yok muyum?" kuşkusuna kapıldı. Tüm duygularını ve özlemlerini şiire döktü. Sadece kendi için değil, bu ülkenin tüm kadınları için yazdı. Yoksam ben Varmışım gibi Canlıymışım gibi Neden acıyor yüreğim Yaş akıtıyor gözlerim. Saniye Çelik'le konuşmamı sanki rahmetli annem benden istedi. Dinlediğimde, Saniye'nin acıları, yalnızlığı, içinin burukluğu annem Zehra'nın yaşamını anımsattı. bir varolma savaşı... Bu inanılmaz etkileyici yaşamöyküsü çok konuşulacak...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat