Kur'ân Günlüğü (4 Kitap)

1-BiR GÜNÜ KUR'AN'LA YAŞAMAK Sözün özü; Kur'ân'ı sahiplenmeyi yeniden tesis etmek gibi bir niyetle yola çıktık. Ve buradaki her bir yazı, farklı bir atmosferde müslümanın bam teline dokunmayı hedefledi. Her zaman samimiyeti aradık... Önce nefsimizi sorgulamayı, gönüllerde uyanışlara kapı aralamayı erişilecek en büyük onur bildik. Elinizdeki kitap; bu gün Allah kelamını nasıl anlayabiliriz ya da onunla olan samimiyetimizi daha sıcak bir iklime nasıl taşıyabiliriz, sorularını her müslümanın gündemine getirmek gibi bir misyona taliptir. Ve Kur'ân Günlüğü adına yaraşır bir kutlu yolda, ilk yazıda çizilen çerçevenin belki dibâcesini oluşturacak yazılar demetini sizlerle paylaşma arzusuyla doğmuştur. Bu sebeple bizler; Kur'ân-ı Kerîm'i elden ele, dilden dile, gönülden gönüle taşıyan zincirin bir ucundan tutmak isteriz. Yüce Kitabımızın kabrimizde yoldaş, sıratta alnımıza şavkıyan nur, kıyamette şefaatçi, cennette refik olması için dualar ederiz. Buradaki gayretlerimiz, sözünü ettiğimiz duraklarda onunla yakınlık talep etmeye yüzümüz olacak samimiyeti bu dünyada iken kurma çabasıdır. 2-CENNETİN İLK SÖZÜ O, insanlığın şifa ve rahmet kaynağıdır, hidayet rehberidir. Rasûlullah (s.a.v.)'in ümmetine emanet ettiği iki sağlam kulpun ilkidir. Bu sebeple; Kur'ân-ı Kerim'i Rasûlullah (s.a.v.) ve ashabı gibi anlayıp yaşamayı hayatın gayesi bilen hassas gönüller, onunla ilgili yazılanları yakından takip etmek isterler. Can yoldaşı edindikleri Kitab'ı anlamak adına üretilen düşüncelere muttali olmak isterler. İlâhî kelamın her cümlesini hayatına yön verecek bir ibret levhası olarak okumak isterler. Bu mânâda elinizdeki kitabın, her seviyeden insanımıza söyleyecek sözü var. "Bakara sûresini anlamak için on yıl uğraştım" diyen Hz. Ömer'e gıbta edenlere söyleyecekleri var. Her sûreyi, her âyeti, üzerinde yeniden düşünerek şuurla sahiplenmek isteyenlere diyeceği var Allah Kelâmı'nın muhtelif âyetlerinden hareketle açmak istediği düşünce ufukları var. Hadis-i şeriflerden, tefsirlerden ve İslam büyüklerinin sözlerinden süzülüp gelen OKU/DÜŞÜN formatındaki kısa anekdotlarla gönüllerde nüfûz etmek istediği alanlar var. 3-GÜZEL SÖZ ÇAĞRISI Elinizdeki kitabı oluşturan yazılar sade, anlaşılır bir üslupla kaleme alınmıştır. Konular herkesin okuyup istifade etmesi ve öncelikle nefsinden başlayacağı sorgulama ile bir heyecan kuşanması temennisiyle tertip olunmuştur. İnsanımızın Kur'ân-ı Kerîm ile ünsiyetinin artması ve okuyup anladıkları ile ahlâklanması gibi bir derdimiz var. Bu itibarla burada yazılanların ortak hedefini, aşağıda zikredilen "sorular etrafında düşünmek" şeklinde özetleyebiliriz: Allah Kelâmı'na muhatap olmak gibi büyük nimet içinde olduğumuzun ne kadar bilincindeyiz? Âyetleri hürmet ve muhabbetle okumak, buyruğunu anlayarak anlatmak, yaşayarak yaşatmak yönünde çabalarımız yeterli mi? Âyetlerin ahkâmını günlük hayatımıza taşıma kaygısı gündemimizde nereye tekabül ediyor? Bu ve benzeri soruları herkes öncelikle kendi nefsine sormalı ve ne kadarına olumlu cevap verdiğine bakmalı diye düşünüyoruz. Çünkü bu kitabı oluşturan yazılar, benzer sorulara verilecek olumlu cevap yüzdesini artırma gayesiyle yazıldı. 4-MERHAMET AŞISI Cenâb-ı Hakk'a şükürler olsun ki, Kur'ân Gün­lüğü serlevhasıyla yayınlanan yazılarımız, her zamanki istikametinde devam ediyor. Çizgimizi titizlikle muhafaza ederek kendimizi geliştirmeye gayret ediyoruz. Mübarek âyetlerden gönlümüze düşenleri, -tefsirlerde yapılan izahatı gözönünde bulundurmak kaydıyla- sizlerle paylaşmaya gayret ediyoruz. Oku/Düşün serlevhasıyla açılan pencerede ise daha az sözle daha çok düşünceye kapı aralamaya çalışıyoruz. ?Esas Haberler Kur'ân'da" başlığıyla neşredilen ilk günkü yazımızda olduğu gibi, dayanağımız her zaman samimiyetimizdir. Samimi tekliflere açık oluşumuzdur. Sûreleri ve âyetleri sevdirmeyi, okunmasını teşvik etmeyi gaye edinmemizdir. Daha en başta; "Okumanın gayesi anlamak ve gereğince amel etmektir." demiş olmamızdır. ?Müslüman, okuduğu her âyetin kendine hitap ettiğini düşünmeli" demiş olmamızdır. ?Buradaki söz bana duyruluyor. Bu kıssa -ibret almam için- bana anlatılıyor, bu misaller bana veriliyor, bu söz bana söyleniyor." inancıyla okunmalı, demiş olmamızdır.