Türklerde Renk Algısı

Tarih boyunca iletişimin en belirgin yolu olan renkler, insanlar için basit bir nesnenin özelliği olarak kalmayıp, düşüncelerini anlatmak için bir yol ve kişilerarası haberleşme aracı olmuştur. Renklere yüklenen bu büyük göreve tarihte; Mete Han’ın Çin kuşatmasında atları renklerine göre yerleştirmesi, Göktürk ve Uygurlarda çadırların renklerine göre konumlanması ve renklerin yönlere uyarlanması örnek olarak gösterilebilir. Günümüzde ise renkler kültürler üzerinde bir kod görevi görmektedir. Örneğin telefonlarda yeşil renk açmayı, kırmızı renk ise kapamayı; musluklarda kırmızı musluk sıcak olduğunu, mavi musluk soğuk olduğunu, trafik lambalarında kırmızı ışık beklemeyi, sarı ışık hazırlanmayı, yeşil ışık ise geçmeyi ifade etmektedir. Elinizdeki bu eserde Bartın Karahüseyinli Köyü, çalışmanın örneklemini oluşturmuştur. Bu çalışma ile Türk kültür tarihinde renk algısının serüveni incelenmiş ve Bartın Karahüseyinli Köyü’ndeki renklerin toplum yaşamına yansımaları ortaya çıkarılmıştır. Bu eser, Türk kültüründe ki renklerin tarihten günümüze geçirmiş oldukları süreçleri belirli bir örneklem grubu üzerinde incelenmesi açısından önem arz etmektedir.