İslam Dünyasında Temel Sorunlar; Şiddet Mezhepçilik ve Darbeler

Stok Kodu:
9786059683388
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
511
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-01-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%38 indirimli
220,00
136,40
Havale/EFT ile: 132,31
Aynı gün kargo
9786059683388
438592
İslam Dünyasında Temel Sorunlar; Şiddet Mezhepçilik ve Darbeler
İslam Dünyasında Temel Sorunlar; Şiddet Mezhepçilik ve Darbeler
136.40
Bugün İslam ümmeti, fitne ve tefrika ateşiyle tarihinin en zor süreçlerinden birini yaşıyor. İslam coğrafyasının birçok yerinde çatışmalar, şiddet ve vahşet durmaksızın devam ediyor. Emperyalist güçler asırlardır oynadıkları oyunlarla Müslümanların onurunu ve izzetini ayaklar altına almak istiyor. Mezhebi, meşrebi, anlayışı ne olursa olsun diğerinin mezhebini, meşrebini, anlayışını tefrika vesilesi kılan ve kardeşini küfür ile suçlayan bir zihniyet, İslam'ı ve Müslümanları temsil edemez. Tevhid, sadece bir inanç ve düşünce sistemi değil, aynı zamanda bir yaşama biçimidir. Vahdet şuurunu toplumsal hayatta gerçekleştirmenin yolu, farlılıklara tahammülü, merhameti, sosyal adaleti ve ahlak bilincini inşa etmektir. Vahdet, İslam ümmetinin inşa ettiği mümtaz medeniyetlerin, bu medeniyetlerin ortaya koyduğu büyük tecrübelerin farkında olmaktır. Müslümanların bugün küfrün karşısında tek ses, hainin karşısında tek yürek, zalimin karşısında yekvücut olabilmesi, her şeyden önce mezhebini, meşrebini, cemaatini, ırkını, dilini ve coğrafyasını değil, İslam'ın tevhid ve vahdet anlayışını içselleştirerek esas almasıyla mümkün olacaktır.
Bugün İslam ümmeti, fitne ve tefrika ateşiyle tarihinin en zor süreçlerinden birini yaşıyor. İslam coğrafyasının birçok yerinde çatışmalar, şiddet ve vahşet durmaksızın devam ediyor. Emperyalist güçler asırlardır oynadıkları oyunlarla Müslümanların onurunu ve izzetini ayaklar altına almak istiyor. Mezhebi, meşrebi, anlayışı ne olursa olsun diğerinin mezhebini, meşrebini, anlayışını tefrika vesilesi kılan ve kardeşini küfür ile suçlayan bir zihniyet, İslam'ı ve Müslümanları temsil edemez. Tevhid, sadece bir inanç ve düşünce sistemi değil, aynı zamanda bir yaşama biçimidir. Vahdet şuurunu toplumsal hayatta gerçekleştirmenin yolu, farlılıklara tahammülü, merhameti, sosyal adaleti ve ahlak bilincini inşa etmektir. Vahdet, İslam ümmetinin inşa ettiği mümtaz medeniyetlerin, bu medeniyetlerin ortaya koyduğu büyük tecrübelerin farkında olmaktır. Müslümanların bugün küfrün karşısında tek ses, hainin karşısında tek yürek, zalimin karşısında yekvücut olabilmesi, her şeyden önce mezhebini, meşrebini, cemaatini, ırkını, dilini ve coğrafyasını değil, İslam'ın tevhid ve vahdet anlayışını içselleştirerek esas almasıyla mümkün olacaktır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat